Sayfalar

KIZLARIM BÜYÜYOR

Lilypie Waiting to Adopt tickers Lilypie Waiting to Adopt tickers

HOŞGELDİNİZ.......

Blogumuzu ziyaret ederek bizi yalnız bırakmadığınız için kocaman teşekkürler, tekrar misafirimiz olmanız dileğiyle;

24 Haziran 2010 Perşembe

DİKKAT!!! BU EVDE EMEKLEME ÇALIŞMALARI YAPILMAKTADIR.

Bebeğim ne kadar masumca beni alın der gibi bakmışsın. Ama o kadar da masum olmadığını ve beni yok yok hepimizi ne kadar çok yorduğunu biliyorsun. Olsun ben halimden şikayetçi değilim bir gülüşün ağzını koca koca açışın yeter. Dün doğdun bu gün büyüdün senin büyüme hızına yetişemiyorum.


10 gündür emekleme çalışmaları yapıyorsun.Önce köprü yaptın sonrada emekledin.Oturmak mı ?1 ay önce oturma işini kökünden çözdün. İnanamıyorum hızına.
Biraz emekleyince de böyle keyiften dört köşe oluyorsun. Hakkın ama kimbilir bu işleri yapmak senin için ne kadar da zordur. Hatta bu gün ne yaptın biliyor musun ablan çizgi film izlerken sen emekleyerek gidip televizyonun fişini çektin. Biz yok cıs yapma derken sen nasıl yaptım ama der gibi pis pis sırıtıyordun. Emekleyerek ilerlediğin şu günlerde yolun açık olsun.


Bu hafta sonuda ilk defa denizle tanıştın. Önce pek memnun kalmadın bayağı ağladın sonrası malum, resim her şeyi anlatıyor.


 Ablanla aranız şu günlerde iyi. Yavaş yavaş birlikte oynamalara başladınız. Arada sırada küçük kazalar olsada birlikteliğiniz hoşuma gidiyor. Yalnız senin elin sürekli birilerinin saçında. Saç çekmeyi çok seviyorsun. Parka gidince ablan seni sallamaktan çok hoşlanıyor. Yalnız sen biraz korkuyorsun heralde. Baksana nasılda sarılmışsın salıncağa.

 Korkma bebeğim. Ablan sana dokunmak isteyen bi çocuğa nasıl haşin davranıyor. Sana hiç zarar verir mi?

 Aaa bu arada emeklemek, oturmak dedim ama asıl önemli şeyi unuttum. 2 hafta önce ilk cümleni kurdun. Evet ilk cümle yanlış yazmadım. Sürekli dedde diddi dedin. Bizde hayırdır inşallah ne dedesi ne zaman geldide gitti diye bayağı güldük. Hemde çok net ve anlaşılır şekilde söyledin. Bu günlerde de anneceğine süpriz yaptın.Öncelerde mem diye seslendiğin annene şimdilerde annne diye sesleniyorsun. Hemde bastıra bastıra çırtlak bir sesle onlarca kere tekrarlıyorsun. Baban bu duruma çok bozuluyor. Bazen sana küstüğü bile oluyor. Her bebek önce baba sonra anne der bizimki niye tersini yapıyor diye hayıflanıyor. Bende diyorum ki her bebek önce kelime sonra cümle söyler bak bizim kızımız cümleyle başladı diyorum. Emeklerken de ay ay diye emekliyorsun ya o görülmeye değer işte.

Hala dişin çıkmadı ama sürekli diş çıkarma belirtilerin var. O da hayırlısıyla çıksaydı herşey tam olacaktı. Yazdıkça aklıma yeni şeyler geliyor. Onu da ekleyeyim. Bu yeni bir olay değil. 1 aydır ablan nerde desek hemen ablana , annen nerde desek annene, baban nerde desek babana bakıyorsun, baban evde yoksa kapıya bakıyorsun. Ablanı görünce yada baban işten eve gelince acayip heyecanlanıyorsun. Hemen onlara gülücükler atıp hareketleniyorsun. İki elinden tutunca adımlar atıyorsun.(Bazen de yan yan adımlar.) Bu da senin çok hoşuna gidiyor. Erken mi yürüyeceksin acaba.

Şu yaşta ablanla aynı odayı paylaşıyorsunuz. Şu yaş dediğim zaten 2,5 aylıkken aynı odada yatmaya başladınız.Şimdilik sorun yok bakalım ilerleyen vakitlerde ne olacak.

Bu gün itibariyle 8 kilo 400 gramsın. Boyun 65 santim. Herşey normal gidiyor.(Allah'a şükür)


17 Haziran 2010 Perşembe

Cumartesi...

Hava çok sıcak.Hele nem bunaltıyor insanı.Evde durulmuyor, dışarda durulmuyor. Ne yapacağımızı şaşırmış vaziyetteyiz. Allahtan sahildeki parklar bizi kurtarıyor. Azda olsa denizden gelen esinti ferahlatıyor insanı. Cumartesi günü İyidere Belediye'sinin yeni yapmış olduğu bir parka arkadaşlarla birlikte gittik.



Bu park hem çocuklara hemde büyüklere göre dizayn edilmiş. Rize'nin sahilindeki parklarda güzel ama çok kalabalık.Her üç kişiden biri tanıdık çıkıyor.Yürüyüş yapsan insanlara çarpa çarpa ilerleyebiliyorsun. Eee 1. çay sezonu bitti. Herkes köylerden Rize'ye dönmeye başladı.




Fatma Naz bol bol kumda oynadı, spor yaptı, sallandı ve arkadaşıyla dedikodu yaptı.




İki kız böyle ağız ağıza vermiş ne konuşuyor dersiniz. Valla ben bilmem. sadeca görüntü yakalayabildim, ses kaydedemedim.




Zeynep Neva dönen salıncağa bindi. Malum her çocuk gibi oda salıncakta sallanmayı pek sevdi. Anneside onu bol bol salladı.


 



Acıkıncada Rize'nin kel simitinden yedi. Ben 32 dişimle yiyemiyorum bu simidi, ağzında tek diş bile olmayan yavrum evire çevire simidin hakkından geldi.


 


Dedim ya burası büyükler içinde ideal bir yer diye. işte bizimkiler karınlarını doyurdular çayı kimin demleyeceğini belirlemek için okey turnuvasına başladılar.


 


Ben mi? 2 çocuklu bir anne  olarak çocukların karınlarını doyurdum, serinlesinler diye sık sık ellerini yüzlerini yıkadım, tuvalet ihtiyaçlarını giderdim, okey oynayanları seyrettim,bol bol da fotoğraf çektim. Daha ne olsun....